6-7 Ekim olaylarından sonra çözüm sürecinin devam edip etmeyeceği merak konusuydu. HDP İşid’in Kobani kuşatmasını bahane etmiş sokak eylemleri için çağrılarda bulunmuş ve eylemleri tırmandırmıştı. 50’ye yakın vatandaş çatışmalar sonrası hayatını kaybetmiş ve çözüm süreci sekteye uğramış, görüşmeler ertelenmişti. Geçtiğimiz haftalarda her iki taraftan da ılımlı mesajlar gelmesi ve olayların yatışması sonrası görüşme trafiği tekrar hızlandı. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan HDP'nin İmralı heyetiyle saat 13.00'de bir araya geldi. Görüşme öncesi Akdoğan görüşemeden beklentilerini anlattı eylemsizliğin esas temel olması gerektiğini söyledi. Akdoğan: "Gelinen aşamada HDP heyetiyle yeniden görüşmemiz, diyalog sürecinin başlamış olması önemli. Bu sürecin temel zemini, daha önce açıklanan eylemsizliğin tüm yönleriyle çok boyutlu olarak hayata geçmesidir. Eylemsizlik sadece karakol basmak değildir, her türlü şiddet ve asayiş olayı da 'terör eylemleri' başlığı altında değerlendirilmesi gereken olaylardır. Bu yüzden yol kesme, haraç alma, iş makinesi yakma her türlü eylem şekli, kırsalda veya şehir merkezinde, bunların hepsine son verilmesi ve tam anlamıyla gerçek bir eylemsizliğin hayata geçmesi temel zemindir." dedi.
HDP HEYETİ GENİŞLETME KARARI ALDI. EYLEMSİZLİK TEMEL ZEMİN OLMALI
HDP heyetinden İdris Baluken Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile yapılan görüşme sonrası açıklamalarda bulundu. Baluken: "Toplantıda genel olarak müzakere sürecinin hızlandırılması açısından daha yapıcı bir tutumla çalışmaların devam ettirilmesini sağlayacağız. Heyetimizin İmralı'da Öcalan'la görüşmesiyle ilgili beklentilerimizi de paylaştık. Karşılıklı olarak ifade edilen çerçeveyi önemsediklerini ifade ettiler. Önümüzdeki günlerde yapacağımız görüşmeleri yine paylaşacağız. Hükümetle yapılan görüşmelerde kendileri açısından planları yapacaklar. En kısa zamanda heyetimizin İmralı adasına gitmesi bekleniyor. İmralı adasında toplantılar gerçekleştirilmesi konusunda şu anda herhangi bir engel yok. Heyetimizin genişlemesiyle ilgili hükümet kanadında bize ifade edilen herhangi bir çekince yoktur. Sürecin ilerlemesi, süreçle ilgili nitelikli müzakerelerin başlaması konusunda hazırlıklarımız var. İzleme heyetiyle ilgili fikir alışverişimiz oldu. Bu konuda aramızda bir çelişki yok. Türkiye'de sürece katkı sunacak çok değerli insanlarımız var. Onlarla istişare ediyoruz" diye konuştu. Hükümet ile heyet arasında ki görüşmelerin ilerleyen günlerde devam etmesi ve çözüm konusunda yol haritasının netleşmesi bekleniyor.
EYLEMSİZLİK TEMEL ZEMİN OLMALI
Heyet ile görüşmeleri hükümet adına sürdüren Akdoğan eylemsizlik ve kamu düzeni hakkında özellikle durdu. Akdoğan açıklamasında "Gelinen aşamada HDP heyetiyle yeniden görüşmemiz, diyalog sürecinin başlamış olması önemli. Bu sürecin temel zemini, daha önce açıklanan eylemsizliğin tüm yönleriyle çok boyutlu olarak hayata geçmesidir. Eylemsizlik sadece karakol basmak değildir, her türlü şiddet ve asayiş olayı da 'terör eylemleri' başlığı altında değerlendirilmesi gereken olaylardır. Bu yüzden yol kesme, haraç alma, iş makinesi yakma her türlü eylem şekli, kırsalda veya şehir merkezinde, bunların hepsine son verilmesi ve tam anlamıyla gerçek bir eylemsizliğin hayata geçmesi temel zemindir. Kamu düzeni ve güvenliğinden taviz vermeden tek bir vatandaşımızı bile bölgede ezdirmeden, hepsinin hakkını, hukukunu koruyarak bu süreci devam ettirmek durumundayız. Şu anki öne çıkardığımız temel, öncelikli hassasiyet budur. Bunu da herkes doğru anlamalıdır. Bu 90'lara dönmek, eski Türkiye'ye dönmek anlamına gelmemektedir. Türkiye artık eski günlere geri dönemez." diye konuştu.
AKDOĞAN: TERÖR ÖRGÜTÜ ŞİDDETSİZ TUTUNAMAZ
Akdoğan çözüm sürecinden sonra PKK’nın bölgede tutunmasının şiddete bağlı olduğunu ve coğrafyada bu şekilde tutunmaya çalıştığını söyledi. Akdoğan: "Örgüt, baskı ve şiddet uygulamadığı takdirde tutunamayacağını, halk desteğini kaybedeceğini düşünüyor. Bu yüzden de bundan vazgeçmek istemiyor. Bunun bahanesi de Kobani olayları oldu. Gelinen noktada görülmesi gereken bir irade. Yani sen bu işi yapmak istiyor musun, istemiyor musun? Bu baskı, şiddet, bölgede uyguladığın ceberut anlayış, bunu bırakacak mısın bırakmayacak mısın? Temel zemin budur. Bu olmadıktan sonra 'Biz çözüm istiyoruz' lafı boş bir laf olur. Bunun ön zemini, temel zemini bu olayların bırakılmasıdır." açıklamasında bulundu.
